Küreselleşme ile birlikte hızla büyüyen dünya ticaret hacmi önceleri devletlerin gücünü göstermek ve gelecek hedeflerini belirlemek için pay almak istedikleri bir pazarken, zamanla devletlere kolektif hareket etme zorunluluğu getiren, sürekliliğinin sağlanması ve korunması gereken, her an tehdit unsuruna dönüşebilecek bir güç haline gelmiştir.
11 Eylül 2001 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri Dünya Ticaret Merkezi ve Pentagon’a gerçekleştirilen terör saldırıları ile ülkelerin ticari faaliyetlerinin terör saldırılarına olan zayıflığı ortaya çıkmış hem ulusal hem global ticaretin güvenli ve aksamaya mahal vermeden sürdürülebilmesinin önemi siyasi ve ekonomik gündemde yerini almıştır. Küresel ticaretin aksamadan sürmesini sağlayarak güvenliğin yeniden dizayn edilmesi hususunda oluşan ihtiyaç, uluslararası ticarette ülkelerin ticari eşya giriş çıkışlarında fiziki kontrol mekanizmasından vazgeçmelerini mecbur kılmış, güven ve prestije dayalı ticaret sisteminin önemini ise arttırmıştır.
Türkiye’de yasal ticaretin desteklemesi, yasadışı ticari faaliyetlerin engellenmesi ve kaynakların ticari faaliyetlerin güvenle yürütülmesi için kullanılması amacıyla Yetkilendirilmiş Yükümlü Statüsü sistemi uygulanmaktadır. Bu çalışmayla bir yandan Yetkilendirilmiş Yükümlü Statüsünün tanımı ve sağladığı ticari kolaylıklar anlatılırken diğer yandan statünün firmaların dış ticaret işlemlerindeki maliyet düşürücü etkisi anlatılmaya çalışılmıştır.
ABSTRACT
With globalization, the rapidly growing world trade volume, initially a marketplace for states to demonstrate power and define future goals, has gradually transformed into a force that necessitates collective action by states-a force requiring continuity, protection, and susceptible to becoming a threat at any moment.
The terrorist attacks on the World Trade Center and the Pentagon on September 11, 2001, exposed the vulnerability of countries' commercial activities to terrorist attacks. The importance of ensuring the security and uninterrupted sustainability of both national and global trade has taken its place in the political and economic agenda. The need for redesigning security by ensuring the seamless continuation of global trade has compelled countries to move away from physical control mechanisms in the entry and exit of commercial goods, thereby increasing the significance of a trade system based on trust and prestige.
In Turkey, the Authorized Economic Operator (AEO) Status system is implemented with the aim of supporting legal trade, preventing illegal commercial activities, and ensuring the safe conduct of resources for commercial activities. The advantages provided by this status are discussed, highlighting the commercial facilitations it offers while attempting to explain its cost-reducing impact on companies' international trade transactions.